[:tr]Havalar ısınması, Türkiye’de ve dünyada birbirinden güzel festivallerin de yaklaştığı anlamına geliyor. Türkiye’nin dört bir yanından farklı kitleleri bir araya getiren festivallerin biletleri kapış kapış giderken, gözümüze çiçeği burnunda bir etkinlik Karia Psytrance Gathering takılıyor.
Etkinlik afişleri, DJ’leri ve konseptiyle fark yaratan Karia Psytance Gathering ne ola ki diye merak ederken, sorularımızı organizasyondan Yeşim Özbirinci’ye sormaya karar verdik. Nisan’ın 25’inde Marmaris’te bambaşka bir rüzgar estirecek olan bu buluşma için hazırlıklarınızı tamamlayın!
Etkinliğin Facebook sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.
Karia Psytrance Gathering, Türkiye’de alışkın olduğumuz festival müziği tarzından farklı bir tarz vadediyor. Bu etkinliği organize ederken insanlara nasıl bir deneyim yaşatmak istediniz?
Yeşim: 25-28 Nisan’da, Marmaris Saklıgöl’de gerçekleşecek Karia Psytrance Gathering’in Medya Yöneticiliğini üstleniyorum. Geçen sene ilki yapılmıştı. Bu sene birlikte çalışarak, ikincisini düzenliyoruz. Etkinliğe festival demekten ziyade buluşma diyoruz. Bu yüzden sonuna “festival” değil “gathering” eklendi çünkü festival çok daha kapsamlı ve büyük çaplı bir eylem. Türkiye’de psy-trance adına çok büyük festivaller düzenlenemediği için gathering’ler de festival gibi görülebiliyor. Düzenlenmedi demiyorum ama çoğunlukla vaat ettiklerini sunamayan, başarısız olan, sürdürülebilir olamayan birçok etkinlik oldu. Bu insanlardaki festival anlayışını ister istemez değiştiriyor.
Bir de Avrupa’ya kıyasla bizimkiler gerçekten de buluşma tadında kalıyor. Tabii ilerleyen yıllarda organizasyonun festival planları da var. Adım adım gitmeyi tercih ediyorlar ki bence doğru olan da bu yol. Bir de Türkiye’de organizasyon düzenlemek hem ekonomik hem de bürokratik açıdan çok zor.
Gelelim soruna… Karia Psytrance Gathering olarak, Dünya’nın ve Türkiye’nin psy-trance alanındaki başarılı isimlerini Türkiye’de buluşturup, katılımcılara doyumsuz bir müzik şöleni yaşatmak istiyoruz. Bununla birlikte, şehrin ve sistemin bunaltıcı yoğunluğundan sıkılan insanlara ütopik bir kaçış alanı yaratmak da istiyoruz. Bu alanda, tamamen kendileri gibi olabilirler, uzun zamandır göremedikleri arkadaşları ile eğlenceli vakit geçirebilirler, birçok yeni şey öğrenebilirler.
“Psytrance” çok bildiğimiz bir laf değil. Bize nasıl anlatırsın?
Y: Basit bir özetle Yunanca psyche ruh, zihin; delog ise açığa çıkarmak, belirginleştirmek anlamına geliyor. Psychedelic de bu iki kelimeden türüyor. 1956 yılında İngiliz psikiyatrist Humphry Osmond tarafından psikoterapi bağlamında New York’taki bir akademik toplantıda ilk defa “mind manifesting” anlamında kullanılmış. Yani bunu, zihni açığa çıkarmak olarak çevirebiliriz sanırım.
Ruhun iç dünyasının artistik birçok çabayla tasvir edilmesini psychedehelic olarak kabul edebiliriz. Bunun ardından Aldous Huxley’in Algı Kapıları (Doors of Perceptin) ile psychedelic daha çok merak uyandırıyor ve yayılıyor. Tabii Timothy Leary gibi isimlerin de psychedelic’in yayılmasında çok büyük etkisi olduğunu es geçmemek gerek.
Esasında bana göre, psychedelic deneyim ile ortaya çıkan algılar ve hisler, müzik, dekor, sanat gibi çeşitli araçlarla aktarılıyor. Psychedelic trance ise elektronik müziğin bir alt türü. Psychedelic deneyimlerinin bu sanat türü ile dinleyicilere aktarılması. Kendi dünyanızı, bakış açınızı, evreni algılama biçiminizi bu müzik türü ile dinleyicilere anlatmaya çalışıyorsunuz. İnsanlar performansınızı dinlerken transa geçiyorlar ve sizinle, müziğinle bağ kuruyorlar. Bu noktada siz yeni bir algı kapısının anahtarı ve yol göstericisisiniz. Dans pistinde yaşanan tüm deneyim ise yaşadığınız ritüelin bir parçasıdır.
Psy-trance da kendi içinde çeşitli alt dallara ayrılabiliyor. Düşük BMP’den çok yüksek BMP’lere kadar geniş bir skalası var. Herkes kendine göre bir şeyler bulabilir.
Etkinlik müzikten ibaret değil. Aslında baştan sona bir atmosfer tasarlıyorsunuz gibi görünüyor. Müzik dışında neler olduğundan bahseder misin?
Y: Psy-trance festivalleri ve buluşmaları gerçekten renkli geçebiliyor. Müziğin yanında dekorlara da çok önem veriliyor. Goa’daki partiler 90’lardan önce sadece müzik ve “an” odaklı ilerliyordu. 90’lı yıllarda yeni renklerle yeni bir kültüre evrilmeye başladı. Günümüzde müzik kadar artık dekor da çok önemli bir unsur. Organizasyonlar ciddi maliyetler ayırmaya çalışıyorlar. Bu sayede birçok sanatçı da çalışmalarını hem art gallery’lerde hem de dekor kısımlarında sergileyebiliyorlar. Katılımcılar masalsı, renkli alanlar görmek istiyorlar.
Bunların dışına bir diğer unsur da performanslar. Birçok ateş ve led dansçısı oyuncakları ile şovlar yapıyor. Bunları izleyebilmek gerçekten harika!
Festivallerde mandala, ateş dansı, ekoloji, kontak dans, yoga, meditasyon, masaj gibi workshoplara da katılıp, birçok yeni şeyi ücretli veya ücretsiz öğrenebilirsiniz veya pratiklerinizi profesyoneller aracılığı ile geliştirebilirsiniz. Herkes paylaşıma açık ve arkadaş canlısı. Tanımasanız bile size yardımcı olacaklardır.
Çok güzel ürünler yapan veya Dünya’nın birçok yerini gezip, buralardan eşyalar getirip satan insanları festivallerde yakalayabilirsiniz. Festival pazarlarında eşsiz birçok ürün bulabiliyorsunuz.
Peki, neden Karia Psytrance Gathering’e gelelim?
Y: Rusya’dan Fungus Funk, Almanya’dan Noctilus, Kıbrıs’tan DigitalX, İran’dan ERF, Türkiye’den Mhakavaya headliner’larımızdan ki hepsi çok başarılı isimler. İyi bir psy-trance müziği dinleyicisi kaçırmak istemeyecektir. Psy-trance’ın çeşitli türlerinin dengede ilerleyeceği bir line-up hazırlanıyor. Psy-dub, techno, Goa-trane, psy-trance, psy-progressive, dark progressive, forest, darkpsy ve hi-tech sound’larının keyfine varabileceğiz.
Bunun yanında lokasyonumuz çok güzel. Marmaris Saklıgöl’de buluşma alanı kurulacak. Doğa harikası! İşletme Azmak’ın denize döküldüğü yerlerden birinde konumlanmış. Her tarafta bol bol su alanı görebiliyoruz. Alana köprülerle gelinmesi de hoş bir detay katıyor.
Bununla birlikte oluşum, bu sene, alanında yetkin isimlerle çalışarak işi bir tık daha profesyonelliğe taşımak istedi. Dance Temple alanı için Batuhan Güven ve Mike Shsnho önderliğinde U.V. Lab ile işbirliği yapıldı. Digital Art işlerini ise Dünya’nın da sıkı takip ettiği, başarılı sanatçımız Hakan Hısım üstlendi. Festival dekorunu ise Karia ekibi düzenliyor. Sanat Direktörü Meltem Develioğlu, Onur Tekin ve Baykan Aykol önderliğinde dekor işleri yürütülüyor. Hatta bu festival aracılığı ile kendileri yeni bir sanat oluşumunu meydana getirdiler: B.O.M Design&Deco! Medya kısmını da ben yürütüyorum. We are the Hippies aktüel blog sitesi üzerinden festivallerle ve oluşumlarla çeşitli işbirlikleri yapıyoruz.
Bir festivaldeki en önemli şeylerden biri de ses sistemi. Bunun için Karia, Ezop müzik aracılığı ile Funktion One ses sistemini sahneye kuracak. Katılımcıların en çok dikkat ettiği şeylerden biri.
Ayrıca bu buluşmada Killa Hands Art Collective ile işbirliği yapılarak Cilla Hands Area oluşturulacak. Kendileri gerçekten başarılı işler yapıyorlar. Üstlendikleri healing area’yı kendi adıma merakla bekliyorum.
Son olarak da insanlar indoor’lardan artık sıkıldı. Yaz dönemini iple çekiyorlar. Karia Psytrance Gathering de yaza güzel bir başlangıç olacaktır. Ayrıca fiyat olarak da vaat ettiklerine istinaden herkese hitap ediyor. Ön satış biletlerini çok hızlı bir şekilde tükettik. Şimdiden herkese iyi eğlenceler!
Teşekkürler Yeşim. Şimdiden size başarılar, katılanlara iyi eğlenceler dileriz.
Bilet almak isteyenler buradan biletlerini alabilirler. Etkinliğin tadını birlikte çıkaracağınız arkadaşlarla tanışmak için Urbansurf mobil uygulamasında hemen bir etkinlik açabilir, keyfi ikiye katlayabilirsiniz![:]
Leave a Comment